Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Büyükşehir Belediyesi’ne ait Deniz Park’ta incelemelerde bulunarak, yeniden bu alanı Mersin halkının hizmetine açacaklarını belirtti. Hayata geçirilecek olan proje sayesinde, doğa ve yeşil ile iç içe, halkın keyifle vakit geçirebileceği alanlar oluşturulacak.
Şu an atıl bir vaziyette olan ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’in talimatı ile yeniden kullanıma açılacak olan alanda teknik ekibi ile bir ön inceleme yapan Başkan Seçer, bu alanı daha işlevsel bir proje ile kente kazandırmayı planladıklarını belirtti.
İncelemede özellikle çocukların, gençlerin ve ailelerin rahatça gidip dinlenebilecekleri, spor yapabilecekleri, çay-kahve içerek birlikte güzel vakit geçirebilecekleri bir alan oluşturulacağı üzerinde fikir alışverişinde bulunuldu.
Yeni proje ile buradan denize girilebilecek
Kentin önemli noktalarından olan Deniz Park'ın bulunduğu alanı yeniden Mersinliler ile buluşturmak amacıyla süreci başlatan Başkan Seçer, çağdaş ve modern belediyecilik anlayışı çerçevesinde oluşturulacak olan yeni alanda Mersinli hemşehrilerinin artık bu noktadan da denize girebileceğinin müjdesini verdi. Halkın faydalanabileceği rekreasyon alanlarının oluşturulacağını belirten Seçer, bu alanın en kısa sürede Mersin’e kazandırılacağının da müjdesini verdi.
“Hemşehrilerimiz yeşilliğin, çiçeklerin, ağaçların olduğu bir ortamda oturma fırsatına erişecekler”
Gerçekleştirdiği incelemenin ardından, konu hakkında kısa bir demeç veren Başkan Seçer, Deniz Park’ın geçmişinden bahsederek, “Buranın hakikaten çok dramatik bir geçmişi var. Hem güldüren, hem düşündüren, mizah niteliğinde bir yer burası. Buranın mazisini biliyorsunuz. Milyonlarca TL para harcandı. Buraya Deniz Park inşa edildi ama mevzuattaki bazı sıkıntılar, mevzuata aykırı bazı işlemler neticesinde de burası hiç yoktan yıkıldı, ortadan kalktı. Milyonlarca lira da heba edildi” dedi.
Bugün gelinen noktada Deniz Park’ı yeniden değerlendirerek, halkın daha işlevsel bir biçimde faydalanabileceği alanlara dönüştüreceklerini dile getiren Seçer, “Burada vatandaşlarımız son derece güzel vakit geçirme imkânı bulma şansına sahipken, görüyorsunuz, yıkık dökük bir vaziyette. Ot, çöp bürümüş. Burası geceleri, son derece sorunlu bir hal alıyor asayiş konusunda. Bunların ortadan kalkması lazım. Bunun girişimlerini başlattım. Arkadaşlarımızla sahada bazı incelemelerde bulunduk. Burayı süratle nasıl rekreasyon alanlarına çevirebileceğimiz ve buradan denize girme imkânı konusunun üzerinde durduk. Mersinli hemşehrilerimiz buraya gelsinler, hoş vakit geçirsinler, yeşilliğin, çiçeklerin, ağaçların olduğu bir ortamda otursunlar, sohbetlerini etsinler, çaylarını kahvelerini içsinler. Zaten projelerimizde vardı kent plajları. Bunu buradan hayata nasıl geçirebiliriz, bunların çalışmasını yaptık” şeklinde konuştu.
“Ticari amaçlı yapıların olmadığı, yeşil alanın bol olduğu bir alan yaratma çabasındayız”
Süratle birkaç gün içerisinde projeyi netleştirip, hemen fiili olarak alan müdahaleye başlayacaklarının altını çizen Seçer, “Bir an evvel buradaki çalışmaları bitireceğiz ve vatandaşlarımızın kullanımına açacağız. Daha çok ticari amaçlı yapıların olmadığı ama yeşil alanın bolca olduğu, vatandaşlarımızın burada güzel bir ortamda, temiz bir havada, yeşil bir ortamda vakitlerini geçireceği ve yürüyüşlerini yapacağı, sportif aktivitelerini yapacağı, denize girebileceği bir alan yaratma çabası içerisinde olacağız. Bizim burada ticari kazanç gibi bir düşüncemiz söz konusu değil. Birinci öncelik vatandaşın pratik olarak bunu nasıl kullanımına açabiliriz” ifadelerini kullandı.
Çevre haftasında üzen manzara
Yaptığı inceleme esnasında kıyıya vurmuş olan bir caretta caretta ile karşılaşan Seçer, çevre gününde böyle bir tablo ile karşılaşmaktan dolayı duyduğu üzüntüyü ifade ederek, “Bir caretta caretta ölüsü ile burada karşılaştık. Sanırım öleli de birkaç gün olmuş. Bunun sebebini şu anda bilemiyorum ama çevre kirliliğinin ne kadar doğaya, faunaya, floraya olumsuz etki yaptığını görme açısından da önemli bir örnek olabilir diye düşünüyorum. Özellikle bu bölgelerde nesli süratle tükenen deniz kaplumbağaları konusunda da zaten toplumun hassasiyetinin bilincindeyiz. Biz de daha da bu bilinci artırmak için yerel yönetimler olarak gerekli çalışmaları yapıyoruz. Doğa bizim, çevre bizim, dünya bizim. Yurttaşlarımızın hak ettiği şekilde yaşamalarını sağlamak için ki bu bir anayasal haktır, her yurttaşımız temiz bir çevrede yaşama hakkına sahiptir ve bu temiz çevreyi de sağlayacak olan anayasal bir görev gereği belediyelerdir ya da devletin diğer kurumlarıdır “ dedi.